top of page

Meme Kanseri Sonrası Lenfödem Oluşma Riski


Meme Kanseri Sonrası Lenfödem Oluşma Riski
Meme Kanseri Sonrası Lenfödem Oluşma Riski

Bu yazımızda meme kanseri sonrası lenfödem oluşma riskini anlattık.


Meme kanseri tedavisi bir sürü farklı potansiyel yan etkiye sahiptir. Lenfödem de bunlardan biridir. Lenfatik sistemin, vücutta bulunan fazla sıvıları taşıyamaması gibi durumlarda ortaya çıkmasına denir. Sıvılar birikmeye başlar ve yumuşak dokuların şişmesine ya da lenfödeme neden olur.


Primer lenfödem kalıtsal ya da genetik faktörlerden dolayı kaynaklanmaktadır. İkincil lenfödem, yaralanma ya da tıkanma sonucu gelişmektedir. Gelişmiş ülkelerin çoğunda, ikincil lenfödem vakalarının çoğu kansere ya da kanser tedavisine bağlıdır, en yaygın rastlanan neden ise meme kanseridir.


2018 yılında yapılan araştırmaya göre; lenfödem, meme kanseri tedavisi olan her 5 kişiden 1’inde belirtiler göstermektedir. Hafif vakalarda yanlış teşhis ya da gözden kaçma gibi olaylar yaşanmaktadır.


Bu yazımızda meme kanseri sonrası lenfödem oluşmasına neden olabilecek bazı faktörleri ele alacağız.



Meme kanseri sonrası lenfödem belirtileri


Meme kanserinden dolayı oluşan lenfödem memede, kolda ya da göğüste meydana gelebilmektedir. Belirtiler tedaviden günler, aylar ya da yıllar sonra ortaya çıkabilir.

En belirgin semptom, ağırlık ya da doygunluk hissi olarak başlayabilen anormal şişliklerdir. Diğer semptomlar şunlar olabilir:

  • Ağrı

  • Sıkılık

  • Uyuşma, karıncalanma

  • Zayıflık, kolu kullanmada zorluk

  • Daha kalın ya da kösele hissi veren cilt hassasiyeti

  • Cilt yaraları, enfeksiyon

  • Yavaş iyileşen yaralar

Araştırmalar, lenfödemin gelişmesi sonucu yüksek depresyon ve anksiyete risklerine neden olabileceğini göstermektedir. Lenfödem yaşam kalitesi üzerinde olumsuz etkilere neden olabilmektedir.


Lenfödemin gelişme şansı nedir?


Bir sürü risk faktörü, meme kanserinden sonra lenfödem geliştirme riskini arttırır. Bazı risk faktörleri tedaviden dolayı kaynaklanırken, diğer risk faktörleri tedaviden ilgisizdir. Bazı risk faktörleri kontrol altına alınabiliyorken bazı risk faktörleri ise kontrol altına alınamaz.


Genellikle, meme kanserinden sonra lenfödemin gelişmesi %5 ile %50 arasında değişiklik göstermektedir.


Tedaviye bağlı risk faktörleri


Aşağıdaki tedaviler lenfödem riskini arttırma eğilimindedir.


Lenf düğümlerinin alınması


Koltuk altında bulunan aksil lenf düğümlerinin çıkarılması, lenfödemin tedaviye bağlı olan başlıca risklerinden birisidir.



Bu operasyon, özellikle minör pektoral kasın üstünde, altında ve lenf nodlarını içerecek olan tam aksiller lenf nodu diseksiyonu için uygundur. Aksil lenf düğümleri kolun altında bulunmaktadır.


Bazı araştırmalar, aksiller lenf nodu diseksiyonu bulunan kişilerde lenfödem oranının sentinel lenf nodu diseksiyonu bulunanlara göre dört kat daha yüksek olduğunu saptamıştır. Sentinel lenf düğümleri tümöre en benzer olan düğümlerdir.


Kanser dernekleri, sentinel lenf düğümünün çıkarılmasından sonra lenfödem riskini yüzde 5 ile 17 arasında; aksiller lenf düğümlerinin çıkarılmasından sonra ise yüzde 20 ile 30 arasında risk arttığını düşünmektedir.


Lenf düğümlerinin radyasyonu


Koltuk altındaki lenfler için yapılan radyasyon tedavilerinde lenfatik sistemin yara izine ve tıkanmasına neden olabilmektedir. Araştırmacılar, bölgesel lenf düğümleri radyasyon tedavisi gören kişilerin yaklaşık yüzde 10 ile 15’inde lenfödem geliştiğini söylemektedir.


Mastektomi ve diğer meme ameliyatları


Lenfödem, lenf sıvısının akışında kesinti meydana gelmesinden oluşur. Bu durum meme kanseri ameliyatı sırasında lenf düğümlerinin çıkarılmasıyla olabilmektedir. Bu tedavi lumpektomi olarak da bilinen mastektomi ya da meme koruyucu cerrahi işlemini içerebilmektedir.


Lenf düğümlerinde kanser


Lenf düğümlerine bağlı olan kanserli bir tümör, lenf sıvısının akışını engelleyebilir.


Yara dokusu


Lenf düğümlerinin etrafında büyüyen skar dokusu, lenfatik sisteme müdahale edebilir. Ameliyat veya radyasyon tedavisinden dolayı skar dokusu gelişebilir.


Meme yoğunluğu


2020 yılında yapılan bir araştırmaya göre, düşük meme yoğunluğunun şiddetli lenfödem için risk taşıdığı düşünülmektedir. Uzmanlar, diğer risk faktörleriyle beraber meme yoğunluğunun lenfödem gelişmesini tahmin etmeye ve şiddetini öğrenmeye yardımcı olabileceğini öne sürüyor.



Diğer lenfödem risk faktörleri


Kanser tedavisi olsun ya da olmasın, ana biyolojik faktör, yüksek vücut kitle indeksidir (BMI). Obezite hariç, lenfödem için risk faktörleri şunları içerir:


  • Aşırı sigara içmek

  • Şeker hastası olmak

  • Koltuk altı bölgesinde gerçekleşen önceki ameliyatlar


Lenfödem tedavisi


Lenfödem için kesin çözüm yoktur. Ancak tedavi şişmeyi azaltmaya, semptomları hafifletmeye ve daha da kötüleşmesini önlemeye yardımcı olabilir. Lenfödem tedavisi şunlar olabilir:

  • Sıkıştırma manşonu. Bu manşon, lenf sıvılarının akışını hızlandırmak için kolunuza sıkıca sarılan özel bir kılıftır.

  • Egzersiz yapmak. Etkilenen kola egzersiz uygulamak, lenf sıvılarının akışını hızlandırarak şişmeyi azaltabilir.

  • Fizik Tedavi. Meme kanseri hastalarıyla çalışan fizyoterapistler, lenf drenajı adı verilen bir tür masaj uygulamaktadırlar. Bu drenaj lenf sıvılarının akışını iyileştirebilir ve şişmeyi azaltabilir.

  • Pnömatik pompa. Bir pompalama mekanizması, sıvının hareket etmesine yardımcı olmak için kola takılan bir manşonu şişirmektedir.

  • Kilo kaybı. Mümkünse kilo vermeye çalışmak lenfödem tedavisi için yardımcı olabilir.

Cerrahi seçenekler şunlardır:



  • Lenfovenöz anastomoz/bypass. Bu prosedürde, diğer lenfatik damarlar çevredeki damarlara bağlanır ve ekstra olarak lenf sıvısını yeniden yönlendirir.

  • Vaskülarize lenf nodu transferi. Herhangi bir skar dokusu cerrahi işlemle çıkarılır. Daha sonra vücudun başka bölgesinden sağlam lenf düğümleri alınır ve etkilenen bölgeye implante edilir.

  • Liposuction. Koldaki fazla deri ve deri altı dokunun çıkarılmasıdır.


Eğer ki lenfödem kanserli bir tümörden dolayı kaynaklanıyorsa kanserin tedavi edilmesi gerekmektedir.


Etkilenen kolu kan basıncı ölçümlerinde, kan almada ya da iğne batırılmasında kullanmamaya çalışın. Enfeksiyonun önlenmesi içinde cildinizi temiz tutmaya çalışın. Kolunuz şiştiği an kalbinizden yüksek olacak şekilde kaldırın.


Lenfödem riski nasıl azaltılır


Bilinen risk faktörlerine rağmen, meme kanserinden oluşan lenfödemin kimlerde gelişeceğine dair doğru tahminler yürütmek neredeyse imkansızdır. Bu durumu tamamen engelleyemezsiniz, ancak risk olasılığını azaltmak için bazı adımlar bulunmaktadır. Bunlardan bazıları şunlardır:


  • Meme kanseri kontrollerini takip edin.

  • Oluşan tüm semptomları ve değişiklikleri hemen doktorunuza ya da sağlık ekibinize bildirin.

  • Düzenli olarak fiziksel aktiviteler yapın ve etkilenen kol ya da kolların bu aktivitelerde çalıştığından emin olun.

  • Etkilenen kolu enjeksiyon, kan alma ya da kan basıncı ölçümleri için kullanmamaya çalışın.

  • Etkilenen koldaki yanıklar, cilt enfeksiyonları ya da yaralanmalar için derhal muayeneye gidin

  • Etkilenen bölgeni ilgilendiren çok sıkı veya kısıtlayıcı giysiler giymemeye çalışın.

2010 yılında yayınlanan araştırmada; erken fizik tedavi sonucunda, aksiller lenf nodu diseksiyonu sonrası lenfödem riskinin azaldığını açıklamıştı. Bu çalışmada, katılımcılara aşağıdaki tedaviler uygulanarak fizyoterapist tarafında yapıldı:


  • Manuel lenf drenajı

  • Yara dokusu masajı

  • Progresif aktif ve destekli omuz egzersizleri

Ek olarak, orta, dinamik ve yüksek frekanslı egzersiz yapmak, lenfödem insidansını azaltabilmektedir.


Yakın zamanda meme kanseri ameliyatı geçirdiyseniz, doktorunuza fizik tedavinin sizin için iyi bir yöntem olup olmadığını sorun.


Doktorla ne zaman iletişime geçilmelidir?


Lenfödem kronik bir rahatsızlıktır. Tedavi olunmadan ilerleme olasılığı yüksektir. Bu nedenden dolayı doktorla ne kadar erken iletişime geçerseniz riskiniz o derecede az olacaktır. Doktorunuzla iletişime geçmeniz gerektiğine dair bazı işaretler şunlardır:



  • Kolunuzda bir dolgunluk hissi varsa.

  • Gözle görülür bir şişlik varsa.

  • Kolunuzu normal şekilde hareket ettirmekte sorun yaşıyorsanız.

  • Etkilenen taraftaki cilt kızarmış, sıcak ya da çatlamaya başladıysa.

  • Kolunuzda sık sık enfeksiyon oluşuyorsa.

  • Bilinen bir nedeni olmayan ağrılar kolunuzu etkiliyorsa.


Özet


Lenfödem kronik bir rahatsızlıktır. Ancak semptomları hafifleten, ek komplikasyonları önleyen ve ilerlemeyi yavaşlatan ya da durduran yöntemler bulunmaktadır.

Doktorunuza risk faktörlerini ve meme kanserinden sonra lenfödem geliştirme şansını azaltmak için hangi adımları atabileceğiniz hakkında danışın.


Kaynaklar


Komentar


bottom of page